“Hükümdeki hata hüküm verene nispet edilir.”
“Duyu tanıktır , hüküm veren ise akıldır. Hükümdeki hata hüküm verene nispet edilir.”
Muhyiddin İbn Arabi (k.s.)
Hüküm veren akıl olduğuna göre , yanlış hüküm verdiğinde bu hatayı yapan akıl olmaktadır. Burada duyular sadece algıladığı şeyi algıladığı şekil üzere akıla iletmekte, daha sonra fikir gücü devreye girip algılanan şey üzerinde değerlendirme yaptıktan sonra akıl o şey hakkındaki hükmü ortaya koymaktadır.
Akıl , bu hükme varmada sahip olduğu şu tesirlerin etkisi altındadır :
O güne kadar sahip olduğu ilmi birikimi ,yetiştirilme tarzı , örf ve adetlere olan bağlılığı , şartlanmaları, değer yargıları , genetik olarak ebeveyninden aldığı faktörler, içinde bulunduğu hal.
Bütün bu değerler eşliğinde fikir gücü sayesinde duyulardan gelen verileri değerlendirir ve bir sonuca varır. Verdiği hükümde isabet edebileceği gibi sahip olduğu bu değerlerin kemalatındaki eksikliği oranında hata etme ihtimalide vardır.
Padişahın (ruh / kâlp) otoritesi başta vezir (akıl) olmak üzere mülkü üzerinde ne derece kuvvetli ise, vezirin ve mahiyetindekilerin hata yapma oranı da o derece düşük ve isabetli ( doğru) karar alıp uygulamaları da o derece kuvvetli olur.
Allah en doğrusunu bilir.
Ahmet Şahin Uçar
NOT : Aşağıdaki resme bir de ters çevirerek bakın !
Bakış açınız değişince hükmünüzde tamamen değişecektir.