İcabet Edilen “Kamil Dua” Nasıl Olmalı ?
Hakikatte ya lisan ile ya hal ile , yahut istidat ile istemek gereklidir.
Füsus , Şit Fassı – Muhyiddin İbn Arabi (k.s.)
—————————-
Kişinin duası bu üç durumu da içeriyorsa işte o zaman yapmış olduğu dua ‘ icabet edilen dua ‘ olur.
İbn Arabi hz. nin bu sözünde belirtilen , Allah’tan istemenin üç durum ile olduğudur. Söz ile duada bulunmak , hal ile duada bulunmak yani duada istenilen duruma uygun fiili eyleme geçmek ve üçüncü olarak da duada istenilen şeyi elde etmeye selahiyetli olmak yani istidatında o istediğin şeyi almaya yönelik kaabiliyette yaratılmış olmak bir başka deyişle kişinin ayn-ı sabit inde ( sabit hakikatinde ) o istediği şeyi elde etmesinin var olması, kaderinde o yazının yazılı bulunmuş olmasıdır.
Kişi bazen lisan ile istemese de ya da hal ile isteğine uygun ameller işlemese de istidat ile istemesi hakikati üzerine Allah o kuluna ihsanda bulunabilir. Bazen duada bu durumların eksikliği ile duaya icabet gecikebilir ve şartların oluşması süreci işlemek durumunda kalır. Bizim anlatmak istediğimiz yukarıda belirtilen her üç durum da uygun olup bu üç durum ile dua ediliyor ise işte o dua gecikmeden icabet edilen dua hükmüne girer.
Bir de kişi Allah’tan birtalepde bulunup dua etmesine rağmen ayan-ı sabitesi gereği o dua ettiği şeyi bu dünyada elde etmesi mümkün olmayabilir yani kaderinde o şeyi elde etmesi yazılmamıştır. Bu durumda Allah , o kuluna bu dünyada vermediği isteğinin yerine ahirette o duasına icabet mahiyetinde bir hayır verir.
Bu durumda şu anlaşılır ki Allah , kulunun duasına mutlak icabette bulunur. Ama bu dünya hayatında , ama ahiret hayatında.
Allah en doğrusunu bilir.
Ahmet Şahin Uçar – 3 Ocak 2017 – Bursa